nalan gittikçe taşlaşan kalbime işliyodu sanki gizli gizli, annelerimizin iğne oyası nakışları gibi geleneksel ama bi o kadar da kuvvetli. bişeyler yapmam lazım ama ne.
kendimi işe güce verdim ki nalan ı düşünmekten kurtarayım kendimi. yapılacak işleri ertesi gün üniversite finalim varmış gibi hırsla telaşla yapıyodum. işten kafamı kaldırdığımda öğle arası vakti yaklaşmıştı. son kısımları tamamlayıp ofise çıktım tekrar ki nalan dışarı çıkacakken birlikte çıkabileyim. saçma sapan şeylerle uğraşıyodum ofiste dolaşırken. en son yeni gelen fotokopi makinasının özelliklerini imnceliyomuş gibi kurcalamaya başlamıştım hem burası nalanı net gören yerlerden biriydi. arada kafaasını kaldırdıkça gözgöze geliyoduk ama sert tavırlarla kaçırıyodu gözlerini benden.
artık herkes masasından birer ikişer kalkmaya başlamıştı. nalan da hazırlanıp çıkmak üzereydi. ofisten diğer çalışanlarla birlikte asansör bekliyolardı bende vaktin geldiğini yeni anlamış havasıyla asansöre ilerledim. kendi aralarında konuşuyolardı nerde yiyoruz yemeği gibisinden.
içlerinden yalaka bi tip "yemeğe birlikte gidiyoruz arkadaşlarla siz de gelmez misiniz bizimle" dedi. "yalnız yemeyi sevmiyorum zaten seve seve" diyerek katıldım onlara. bu uyuz adamı yemekte de mi çekicez ifadeleriyle birbirine göz teması kuranları hissedebiliyodum. olsun kalabalık da olsa nalanla birlikte yemeğe gidiyoduk işte fena mı?
arabalara binecekken nalan'ın kararsız kaldığını görünce "nalan hanım sizde benim arabayla gelin isterseniz" dedim tepki vermeden nalanla birlikte 3 kişi arabama bindik ve aşağı yukarı aynı sürede gideceğimiz yere geldik. nalan'ın taktiği tutuyodu sanki üzerimde. taktik olduğunu bile bile belki de içine çekiyodu beni. belkide kovalamak her insanın olduğu gibi benimde hoşuma gitmeye başlamıştı.
masaya oturduğumuzda herkes derin bi sessizlik içindeydi. kimse birbiriyle konuşmuyodu. e ofiste bu kadar ketum olursan adamlar da senden çekinir be olum. masanın liseli dikkat çeken tipi olma rolü benimdi sanırım artık.
- siz hep böyle suskun musunuz yoksa ben varım diye mi bu sessizlik?
ortaya sorduğum soruya cevap vermeye bile çekiniyolardı nerdeyse. nihayet içlerinden biri konuşmaya karar vermişti.
x: çekinmiyoruz dersek yalan olur normalde pek böyle değiliz
- rahat olun arkadaşlar işte değiliz. mesai dışında ast üst olmaz profesyonel çalışıyoruz
böyle bi girizgahtan sonra masada yavaş yavaş canlanmalar başlamıştı. çekingen konuşmalar bi süre sonra samimi bi sohbete bırakmıştı kendini. kalabalık olduğumuzdan grup grup sohbetler devam ediyodu. dedikodu yapanlar çocuğunu anlatanlar hala iş konuşanlar...
her ne kadar sohbette dikkat çekmeye çalışan liseli modunda ama ağırlığı da korumaya çalışan bi çizgi izlesemde gözüm sürekli nalan'a kayıyodu offf o mavi gözlerin yok mu kayboluyorum nalan...
Blog Arşivi
-
▼
2014
(46)
-
▼
Eylül
(37)
- Yağmurda ağlayan kadın(17)
- Eskişehirde üniversite kazanan bir kızın hikayesi(5)
- Yağmurda ağlayan kadın(24)
- Yağmurda ağlayan kadın(23)
- Yağmurda ağlayan kadın(16)
- incir reçeli 2 Fragman
- Yağmurda ağlayan kadın(15)
- Eskişehirde üniversite kazanan bir kızın hikayesi(4)
- Eskişehirde üniversite kazanan bir kızın hikayesi(3)
- Eskişehirde üniversite kazanan bir kızın hikayesi(2)
- Eskişehirde üniversite kazanan bir kızın hikayesi(1)
- Yağmurda ağlayan kadın(14)
- Yağmurda ağlayan kadın (13)
- Yağmurda ağlayan kadın(12)
- Yağmurda ağlayan kadın(11)
- Yağmurda ağlayan kadın(10)
- Yağmurda ağlayan kadın(9)
- Yağmurda ağlayan kadın(8)
- Yağmurda ağlayan kadın(7)
- Yağmurda ağlayan kadın(6)
- Yağmurda ağlayan kadın(5)
- Yağmurda ağlayan kadın(4)
- Yağmurda ağlayan kadın(3)
- Yağmurda ağlayan kadın(2)
- Yağmurda ağlayan kadın. (1)
- Ağaçlar ve Önemi
- Bilinen İlk Filozoflar ve Neleri savundukları ;
- Vücudumuzun Biyolojik Olarak 24 Saati (mutlaka oku...
- Şarap Kültürü
- Paranızı almayı unutmayın...
- Egomuzdan bağımsız hiçbirşey yap(a)mıyoruz.(2)
- Egomuzdan bağımsız hiçbirşey yap(a)mıyoruz.(1)
- Freelance çalışma olayına bakalım.
- C++ baştan sona (özet)
- Matematik de zorlanan arkadaşlar buyrun.
- Seviyorum bu starbuck 'ı
- Hayatı Narkozlu Yaşama
-
▼
Eylül
(37)
Etiketler

Yorum Gönder
Görüşlerinizi belirtin :